Başbakan Erdoğan FATİH projesi açılışında konuştu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, FATİH projesinin tanıtım töreninde konuşma yaptı. Erdoğan Suriye lideri Esad ve 'dindar nesil' açıklamalarına karşı çıkanları adeta topa tuttu. İşte o açıklamalar;

Başbakan Erdoğan FATİH projesinin tanıtıım töreninde yaptığı konuşmada şunları söyledi; Suriye'de yaşanan saldırıları en başta şiddetle kınadığımı belirtiyor, kınıyor ve lanetliyorum. Buradan tüm Suriyeli kardeşlerimize kardeş Türkiye halkının selamlarını iletiyorum, hayatını kaybeden şehitlere Allah'tan rahmet diliyorum. Yarın grup toplantımızda bu konuyu çok daha geniş bir şekilde işleyeceğim, çok geniş şekilde bu konunun üzerinde duracağım bugün konumuz çok farklı çünkü. Burada bu sürece noktayı koyuyorum yarın devam edeceğiz.

"FATİH GİBİ YENİ BİR ÇAĞ BAŞLATIYORUZ..."

Bugün Milli Eğitim sisteminde, bir dönüm noktasında farklı bir adımı inançla, kararlılıkla atıyoruz. Büyük bir heyecanı hep birlikte yaşıyoruz, fırsatları arttırma, teknolojiyi iyileştirme projesi yani FATİH projesi bugün buradan Sabahattin Zayim Anadolu Lisesi'nden start alıyor. Tüm dünyanın gözü ülkemizin üzerinde, dünyanın bir çok ülkesi FATİH projesini yakından takip ediyor bu proje örnek gösteriliyor ve örnek alınıyor. Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u ihlassondakika fethederek bir çağa son vermiş yeni çağı, yeni bir çağı başlatmıştır. İşte bugün bizde FATİH projesiyle sadece eğitim sisteminde değil eğitimin etkilediği her alanda yeni bir çağı hep birlikte bugün burada açıyoruz. Ben açıkcası böyle tarihi bir ana, böyle unutulmaz bir projeye şahitlik yapmanın heyecanını yaşıyorum. Türkiye Cumhuriyeti Başkanı olarak böyle bir projeyi hayata geçirmenin haklı gururunu yaşıyorum ve ben tüm arkadaşlarımızı yürekten kutluyor, tebrik ediyorum. Açılışı gerçekleştirdiğimiz Sabahattin Zayim Anadolu Lisesi'nin bugün ilk olarak FATİH projesinin pilot çalışması olarak hayata geçen okullarımızı da ayrıca yürekten kutluyor, projemizin hayırlı olmasını diliyorum.

Evet bugün 17 ilimizde 52 okulumuzda FATİH projesi start alıyor, inşallah bu yılın Eylül ayına kadar 3 bin 57 kurumda yani liselerin yarısında FATİH projesinin ihlassondakika kurulumu tamamlanmış olacak, 42 bin okulda 5 yüz 70 bin sınıfta da önümüzde ki sene inşallah hayata geçmiş olcak. 6 yüz 20 bin akıllı tahtayı da öğrencilerimize, sınıflara kazandırmış olacağız. Bu projeyle artık okullara değil, tek tek sınıflara yüksek hızlı internet bağlantısını da gerçekleştiriyoruz. Hatırlarsanız seçim kampanyasında meydanlarda ben size tabletleri gösteriyordum ve artık gün geldi çattı, bugün bu adımı atıyoruz. Her okula artık çok fonksiyonlu birtane de döküman kamera kazandırıyoruz ve her öğrenciye bir tablet bilgisayar dağıtma sözümüzü vermiştik buradan ilk tablet bilgisayarlarımızı da dağıtmaya başlıyoruz. Sabahattin Zayim Anadolu Lisesi'ne ilk olarak 2 yüz tablet bilgisayarımızı vereceğiz. 12 bin 800 adet olarak bugün diğer pilot okullarda da öğrencilerimize teslim ediyoruz, Allah'ın izniyle bugün itibariyle kara tahta tabirini tarihin tozlu raflarına kaldırıyoruz. Öğretmenlerimizin adeta bir çilesi olan tebeşir ve tebeşir tozu artık bir nostaljiden öteye geçemeyecek, öğrenci elinde tablet, sınıfında kablosuz interneti ile sınıfında en modern şekilde eğitimini gerçekleştirecek.

"ÖĞRETMENLERİMİZ HAYATİ ROL OYNAYACAK"

Böyle bir projenin uyum süresi elbette zaman alacak, öğretmenlerimizin, öğrencilerimizin bu sürece uyum sağlamaları, ayak uydurmaları elbette belli bir vakit isteyecektir. Öğretmenlerimizi ve öğrencilerimizi bu sürece hazırladık ve hazırlıyoruz, eğitim olarak başta TÜBİTAK ve üniversitelerimiz çalışma yürüttüler ve yürütmeye devam ediyorlar. Özellikle yazılım sektörü bu aşamadan sonra çok önemli rol oynayacak. Burada tabi öğretmenlerimiz kilit bir rol oynuyor, bu proje öğretmeni, öğretmenin işlevini azaltmayacak tam tersine öğretmeni eğitimde daha hayati bir konuma taşıyacak.

Bizim bu açılışı bir öğretmen lisesinde yapmamızın elbette anlamı var. Sevgili öğrenciler; FATİH projesi ilk başta sizlerin sayesinde yürüyecek, bugün burada bu teknolojiyle aldığınız eğitimle yarının nesillerini sizler yetiştireceksiniz, sizler bu teknolojiyi geliştirecek, öğretmen olduğunuz sınıflarda bu teknolojiyi ideal şekilde kullanacaksınız. Mevcut öğretmenlerimizin de bu sürece kısa sürede ayak uyduracağına inanıyorum. İnşallah bu yeni sürece de öğrenci, öğretmen, idareci, veliler olarak çok hızlı şekilde adapte olacağız ve dünyaya örnek teşkil eden bir sistemi yerleştirmiş olacağız.

"BU HÜKÜMET İŞTE BÖYLE BİR HÜKÜMETTİR"

Bu muhteşem açılış vesilesiyle önemli bir hususa değinmek istiyorum, biz hükümeti devraldığımızda Türkiye'nin en önemli vesilesinin eğitim olduğunu vurgulamıştık ve Türkiye'yi 4 temel taş üzerinde yükselteceğiz demiştik bunların en başında eğitim gelmişti. Şu geride bıraktığımız 9 yılda biz bu sözümüzü tuttuk ve eğitime Cumhuriyet tarihimizin en büyük yatırımını yaptık, şuanda Türkiye'nin toplam derslik sayısı 5 yüz 70 bin bunun 3 yüz 70 binini yani yarıdan fazlasını biz açtık. Türkiye'ye bunları biz kazandırdık, 2002 yılında eğitime ayrılan pay 7, 5 milyar lira idi. 2012 yılında bunu 39 milyar liraya biz çıkarttık.

Bu nedemek biliyormusunuz? Eğitimin 2002'ye göre bütçesini tam yüzde 425 oranında arttırdık. Bilgisayar, biz iktidara geldikten sonra bulunmadı, 2002 öncesinde de bilgisayar vardı. Türkiye'de ve dünyada yaygın şekilde kullanılıyordu ama bizden önce bilgisayar okullara girmedi, giremedi. İnternet aynı şekilde bizim hükümetimizden önce de vardı ama interneti eğitimin, öğrencinin hizmetine sunmadılar 9 yılda okullarımıza 8 bin 900 adet bilgisayar gönderdik, Türkiye genelinde 29 bin 812 bilişim sınıfı açtık biz. Öğrenciyi dünya ile biz buluşturduk, işte ihlassondakika şuanda da FATİH projesi ile interneti ve bilgisayarı sınıfa, doğrudan öğrenciye ulaştırır noktaya geldik. Bilgisayar, internet bu ülkenin çocuklarının hizmetine neden sunulmadı? En ileri eğitim projeleri bugüne dek neden esirgendi? Bu hükümet muhafazakar, demokrat bir hükümettir, bu iktidar böyle bir iktidardır.

'DİNDAR NESİL' TARTIŞMASI

Dünyanın hangi ülkesine bakarsanız bakın her iktidarın belli hedefleri vardır. Anayasa'nın 24. maddesini yazanlar, çizenler bir okursa orada devlete nasıl görev verdiğini görürler ve bu devlet şuanda hükümetimizin elinde bir hedefe doğru yürüyor açık söylüyorum yine söylüyorum bunların anlamadıkları bir ifade çünkü burada kin var, öfke var 1 haftadır sürdürdükleri kampanya bir niyet okuma, bu yolla toplumu korkutma kampanyasıdır.

Öğrenci formatlamak bizim bir hedefimiz değildir ve asla olamaz, bizim parti olarak da hükümet olarak da hedeflerimiz bellidir. 9 yıldır iktidarımız bizim neyi hedeflediğimizin en somut delili ve ispatıdır, biz bir dayatmadan bahsetmiyoruz tam tersine özgürlük diyoruz, demokrasi diyoruz Türkiye'nin prangalarından kurtulması diyoruz. 9 yılda 30 bin bilişim teknolojisi açmış okulları teknolojiyle buluşturan bir hükümeti böyle eleştirmek insafsızlıktır. Benim neyi kastettiğim son derece açıktır, herkes biliyor ki biz bir dayatma arzusu içinde değil özgürlükler ve demokrasiden yanayız. Bu ülke ne çektiyse öğrencileri formatlamak isteyen ikna odalarında öğrencilerine zulmeden zihniyetlerden çekmiştir.

"BUNLARI MALUM CHP ZİHNİYETİ YAPTI"

Bu ülkede bir dönem kitaplar yasaklandı, toplandı, şehirlerin merkezlerinde kitap dağları yakıldı. En basit, en masum kitaplar Elif - Ba cûzleri, Hz. Ali kitapları yakıldı, bu ülkenin evlatlarının manevi, milli değerlerini öğrenmeleri engellendi bunları kim yaptı? İşte o malum CHP zihniyeti, milli ve manevi değelerine sahip çıkanlar tutuklandı ve suçluymuş gibi yaftalandı. Öğretim başka birşeydir, eğitim bambaşka birşeydir, 24. madde bunu biz yapmadık, gencecik çocuklar sakallarına, bıyıklarına bakılarak üniversite kapılarından geri çevrildi. Anadolu'nun Trakya'nın evlatlarının üniversite okumaları engellendi. Bırakın üniversite okumalarını annelerinin, babalarının resimlerine bakarak çocukları kapılardan geri dönderdiler. Ayağımızda çarık yoktu, defter, kitap, silgi, kalem yoktu.

Bırakın bilgisayarı ışığında çalışacak gaz yağı lambası bile yoktu. Ekmeğin içini nice çocuk bu ülkede silgi olarak kullandı, yaşlılarımız bunu iyi bilirler öyle ki bir kurşun kalemin az şekilde kaldığı halde kullanacak durumdaydık. Okula tezek taşıdı analarımız, tezek dumanında ders dinledi çocuklarımız biz bunları iliklerimize kadar yaşayan bir nesiliz. Benim öğrenci arkadaşlarım, bizler 70- 75 kişilik sınıflarda okuduk biz yine şanslıydık aynı dönemde 100 - 125 kişilik sınıflarda okuyanlar da vardı. Bunları lisede ve üniversite kampüslerinde yaşadık, aşılmaz duvalar ihlassondakika ördüler şurada Ankara'da, Mamak'ta ki işçi Ahmet amcanın hukuk fakültesine girmesinden rahatsız oldular. Şurada Saime Kadın'da evlere temizlik yapmaya giden Ayşe ablamın çocuğu fakülteye girince bunlar rahatsız oldular.

"TİNERCİ Mİ OLMALARINI İSTİYORSUNUZ?"

Keçiören'de ki marangozun oğlu, bürokrat, teknokrat, sanatçı olmasın torna tesviyecilikle yetinsin dediler. İşte biz buna isyan ediyoruz, 1 haftadır köşelerinde yazanlara sesleniyorum bu gençliğin tinerci olmasını mı istiyorsunuz? Siz bu gençliğin milli, manevi değerlerinden kopuk bir nesil olmasını mı istiyoruz? Biz sizlerle burada anlaşamayız ama çağdaş bir nesil derken yani dindar bir nesil çağdaş olamıyor mu? Hem çağdaş hem dindar olunulamıyor mu? Önce başınızı önünüze eğinde önce hem dindar hem çağdaş bir nesil nasıl yetiştirilirmiş ihlassondakika onu düşünün. Biz bugün Anadolu'nun gencinin yürüyüşünden rahatsız olanlara isyan ediyoruz, ikna odalarına ses çıkaramayanlar seslerini yükseltemeyenler bugün ön yargılarıyla bizi kınamaya çalışıyorlar. Bu ülkenin tüm çocukları okuyacak, en iyi eğitimi alacak, eğitimin en iyi imkanlarından yararlanacaklar bunu da engellemek isteyenler karşılarında bizi bulacaklar.

"BU CİHAZLAR 75 MİLYONUN EMANETİ"

Şuanda dünyanın değişik yerlerine yavrularımızı gösteriyoruz, lisans, lisansüstü eğitim yapsınlar diye. Bunu bizler başlattık ve bu devam edecek, bu ülkenin çocukları ellerinde tabletle dünyayı takip ederken tarihi değerlerini, milli ve manevi değerlerini de en iyi şekilde öğrenecek. Kim nasıl isterse çocuğunu o şekilde yetiştirecek, kimse eğitimin önüne set çekmeyecek, çekemeyecek. Bilgisayarları akıllı tahtayla donatan bir iktidarı kimse tek tipçi olarak itham edemez burada bir kampanya olduğunu biz açık olarak görüyoruz ikna odalarını dört gözle bekleyenler beyhude şekilde beklemeye devam edecekler.

Biz bu yolda sadece sizinle yürüyoruz, sizler çok büyük bir ülkenin evlatlarısınız, sizler tarihiyle, kültürüyle, çok büyük, çok köklü bir ülkenin çocuklarısınız. Biz size yol açacağız, biz size güçlü bir ekonomi, ileri standartlarda bir demokrasi emanet edeceğiz. Ben inanıyorum ki sizlerde bunu daha ileriye taşıyacağız, bütün bu cihazlar 75 milyonun sizlere emanetidir, 75 milyon ekmeğinden, aşından fedakarlık ederek sizlere bu imkanı sağlıyor. Bu emanetlere gözünüz gibi bakmanızı sizlerden rica ediyorum, en iyi eğitimi almanızı yarının öğretmenleri olarak pırıl, pırıl nesiller yetiştirmenizi sizlerden önemle rica ediyorum. Bu imkanlar size annenizin ak sütü kadar helaldir, evet adı güzel kendi güzel bir proje FATİH projesinin ülkemize, milletimize, tüm eğitim camiamıza hayırlı olmasını Allah'tan diliyorum. Emeği geçenlere bir kez daha teşekkür ediyorum, bu tarihi anı bizimle paylaşan herkese şükranlarımı sunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum, sağolun, varolun' diyerek konuşmasını sonlandırdı.