Bu maaş için son iki gün

Kot taşlama işçileri, daha doğrusu kot taşlama işinde silikozis hastalığına yakalanan işçilere Torba Kanun'la önemli bir hak verildi.

Genelde kayıt dışı çalıştırıldıkları için meslek hastalığı sigortasından yararlanamayan bu işçilerimize, 2022 Sayılı Kanun kapsamında aylık bağlanacak. Bağlanacak aylığın tutarı, sağlık kurul raporunda belirtilen 'meslekte kazanma gücü kaybı'na bağlı. Buna göre meslekte kazanma gücünü;

-           %15 ila %34 arasında kaybedenlere 434 lira,

-           %35 ila %54 arasında kaybedenlere 496 lira,

-           %55 ve üzerinde kaybedenlere ise 558 lira maaş bağlanacak.

Düzenlemeyle birlikte yıllardır 'dramatik haber' paketlerine konu olan binlerce kot taşlama işçisi, rahat bir nefes almış olacak. Ayrıca normalde 2022 Sayılı Kanun kapsamında bağlanan muhtaçlık aylıkları dul ve yetimlere intikal etmezken, bu işçilerimizin vefatı halinde eş ve çocuklarına da aylık bağlanabilecek. Ancak önemli bir hatırlatmada bulunalım; yasa hükmü 25 Şubat'ta yürürlüğe girdi ve başvuru için üç aylık zaman tanındı. İşte bu üç aylık süre 25 Mayıs Çarşamba günü doluyor. Kanunda verilen süre hak düşürücü bir süre olduğu için, 25 Mayıs'tan sonra yapılacak başvurular geçersiz sayılacak.

İşyerinin devri haklı fesih gerekçesi olmaz

Soru: Sadettin Bey, yaklaşık 80 kişinin çalıştığı işyerimiz başka bir şirkete devren satıldı. Haklarımızın yeni işveren tarafından korunacağı söyleniyor ancak çalışanlar olarak oldukça tedirginiz. Bu devir işlemini gerekçe göstererek istifa edersek kıdem, ihbar ve izin ücreti gibi haklarımızı alabilir miyiz? M. K.

Cevap: Değerli okurum, işyerinizin devredilmesi ve işvereninizin değişmiş olması, iş akdinizi feshetmeniz için haklı gerekçe oluşturmaz. Yani devir sonrasında istifa etmeniz durumunda kıdeme bağlı haklarınızı alamazsınız. Nitekim bu konuda işçi aleyhine verilmiş Yargıtay kararları da mevcut. İşyerini devreden işveren, devir tarihine kadar birikmiş olan işçi alacak ve haklarından iki yıl daha sorumlu olmaya devam eder. Yeni işveren içinse iki yılla sınırlı olmamak üzere sorumluluk devam eder.

Emekliye var, sigortalıya neden yok?

Soru: Sadettin Bey, ben mali müşavir olarak serbest çalışıyorum. Aklıma takılan bir konuyu sizinle paylaşmak istedim. Biliyorsunuz 2003 yılından itibaren, emeklilikte Bağ-Kur kapsamında çalışan herkesten sosyal güvenlik destek primi (SGDP) kesilmeye başlandı. Ancak bu primi ödemek için zamanında Bağ-Kur'a başvurmayan emeklileri SGK tespit etti ve kendilerini geriye dönük tescil ederek borç çıkardı. Buraya kadar sorun yok ancak aynı durumda olup, emekli olarak değil de sigortalı olarak Bağ-Kur kapsamında yıllarca çalışmış kişiler için geriye dönük tescil hakkı verilmiyor. Örneğin aynı limitet şirkete ortak olan SSK emeklisini geriye dönük tescil ederek SGDP primlerini tahsil ediyor ancak emekli olmayan ve ortak olduğu halde Bağ-Kur kaydı yapılmamış kişiyi tescil etmiyor. Burada sizce de bir gariplik yok mu? Z. Serin

Cevap: Değerli okurum, önemli bir noktaya temas etmişsiniz. Aslında 2006 yılında SGK'ya devrolunan Bağ-Kur'un hem aktif sigortalıları hem de emekli sigortalıları resen tescil etmesi gerekiyordu. Bunlardan emekli sigortalılar şimdi tespit edilerek geriye dönük SGDP primi tahsil ediliyorsa, aktif sigortalılar için de aynı işlem yapılmalıdır. Böyle bir uygulama hem SGK için prim geliri hem de Bağ-Kur'lular için hizmet kazanma anlamına gelir.