Başka ülkede malulen emekli olanların Türkiye'deki SSK'ları silinmez

Yasadışılığı çok seven SGK, gerek Belçika, gerek Hollanda olsun yabancı ülkelerden malulen emekli edilenlerin Türkiye'deki sigorta hizmetlerini "o ülkeye gönderdiğini" söyleyerek yok sayıyor ama mahkemeler "Olmaz öyle şey" diyor.
Ali Bey, 1973 yılında Türkiye'de 450 günlük SSK hizmetimden sonra Belçika'ya gittim ve 20 yıl kadar çalıştıktan sonra geçen yıl hastalığım sebebiyle malulen emekli oldum. Sonra Türkiye'ye gelip yurtdışı borçlanması yaptım, ama SGK bana "Senin 1973'teki 450 gününü sen Belçika'dan malulen emekli olurken oraya gönderdik, artık burada hizmetin yok" dedi. Beni hak ettiğim halde emekli etmedi. Ne yapmamı tavsiye edersiniz? İsmi saklı

Sayın okurum, aynen ifade ettiğiniz gibi SGK sizin 1973 teki 450 gününüzü silmiş. Yaptığı ise yasal değil, hem kanuna hem de sosyal güvenlik sözleşmesine aykırı. Bu sebeple SGK'ya karşı reddedilen emekli aylığının kabulü davası açın. Davayı da aşağıda vereceğim mahkeme kararını örnek göstererek yazdırın. Dava sonunda hem emekli olursunuz hem de birikmiş emekli aylıklarınızı alırsınız.

ÖRNEKYARGI KARARI İSTANBUL 3. İŞ MAHKEMESİ

Esas-Karar No: 2010/248 Esas-2011/815 GEREKÇE: Celp edilen belgeler, cevabi yazılar, kurum kayıtları, alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya muhteviyatından davacının talebi yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığı hususu olup bunun değerlendirilmesi bakımından davacının sicil dosyasının kurumdan getirildiği, bunda ise davacının yurtdışına gitmeden evvel Türkiye'de çalışmalarının mevcut olup bunun başlangıcının da 21.04.1967 olduğu, böylece davacının Türkiye'de tescilli ve sigortalı iken yurtdışına gittiği, buradaki çalışmaların da 15.06.1989 - 15.06.1999 kısmını 10 yıl yani 3600 gün olarak borçlandığı ve borç bedelini de ödediği, ancak kurumun yapmış olduğu yaşlılık aylığı talebini borçlanma bedelini ödediği tarihten geriye doğru borçlandığı süre olan 10 yıl geriye götürüp sigortalılık başlangıcının 15.06.1999 olarak kabul etmesi sebebiyle kendisine yaşlılık aylığı bağlanamayacağının bildirildiği görülmektedir.

Ancak davacının Türkiye'deki çalışmaları sebebiyle 21.04.1967 tarihinden itibaren sigortalı olduğu ve tescilinin bulunduğu dikkate alındığında artık yasanın aradığı koşulların gerçekleşmiş olduğu da ortaya çıkmaktadır. Zira davacının tahsis talebinde bulunduğu 7.2.2008 tarihinde ilk giriş tarihi olan 21.4.1967 tarihine göre 40 yıllık sigortalı olduğu, kaldı ki doğum tarihi 01.03.1950 olup başvuru tarihi olan 07.02.2008 tarihinde 57 yaşındadır. Diğer taraftan da borçlandığı hizmet dahi 3600 gün olduğundan 15 yıllık sigortalılık olma, 55 yaşını doldurma ve 3600 gün şartını gerçekleştirmiş olduğu görülmektedir.

Bu durumda borçlanma bedelini ödediği bildirilen 07.09.2007 tarihi yaşlılık aylığı talebinden evvel olması sebebiyle başvuru tarihi olan 07.02.2008 tarihini takip eden ve aybaşı olan 01.03.2008 tarihinden itibaren aylık bağlanması gerektiğinin tespitine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Davanın kabulüne, başvuru tarihi olan 07.02.2008 tarihini takip eden ve aybaşı olan 01.03.2008 tarihinden itibaren aylık bağlanması gerektiğinin TESPİTİNE...