Rayiç bedel ile satış göstermek vergi kaçakçılığı mıdır

Şufa hakkını kullanan malik rayiç bedel üzerinden ödeme yaparak tapuyu almak istemektedir. Biz şufa hakkı olmayan malik olarak gayrimenkulu almışız fakat tapuda satışı rayiç bedel üzerinden göstermişiz şimdi davada bunu öne sürmemiz kendi muvazalı davranışımızdan fayda beklemek anlamına gelir mi? bu bizi kurtarabilir mi sizce ? ya da bu sebeple vergi kaçırmışız muamelesi yapılabilir mi?tapuda her zaman bu şekilde satış yapılıyor şu an gidip fazla harcı tamamlamamız mümkün olabilir mi?

Bir gayrimenkulün belirli hissesi satın alınmış; satın alındıktan sonra ise diğer paydaş önalım hakkını kullanmış;Şimdi şufa alıcısı tapuda gösterdiğimiz miktar ile gayrimenkulü bizden alacak.

Biz gayrimenkulü tapuda 20000 YTl harca esas olarak gösterdik. Oysaki gerçekte 60000YTL ye almıştık.Şimdi 20000 ytl'ye mi gidecek.

Aradaki Fark ne olacak?

Soru yanlış anlamadıysam bu .

sayın meslektasım benimde başıma aynısı gelmişti.siz siz olun esas değerin altında değer göstermeyin.Maliye eninde sonunda yakanıza yapısıyor ceza olarak gerı donuyor size.Dava boyutuna gelınce karsı taraf bunu kötüniyet olarak ileri sürebiliyor.sizin olayınızda tapudaki değer neyse o değer üzerinden işlem yapılacak..

Tapuda gösterilen satış bedeli ;
Emsal 
değerlerin altında ise şufa hakkını kullanana karşı muvazaalı olarak bedelin düşük gösterildiği iddiası dinlenmez. 

Ama satış bedelinin davacının şufa hakkını kullanmasını önlemek amacı güden yüksek bedelli satışların emsal satış bedelleriyle karşılaştırılıp, keşfen yapılacak değerlendirme ile daha düşük bedele ( gerçek satış bedeli üzerinden ) şufa bedelinin tespiti mümkündür.

Tapuda bedeli düşük göstererek vergi kaçırmanın cezası kaçırılan verginin 50 katı diye hatırlıyorum. Şufa davasında daha fazla para alabilmek için harç vs. masraflara katlanarak sonradan bedeli yükseltmek mümkün değildir. Yargıtay bir ara tapuda bedelin düşük gösterilmesini teamül sayıyordu ama şimdi görüşünü tam bilemiyorum. 

Kaldı ki;Asıl bedelin tapudaki bedelden daha yüksek olduğunu aynı kuvvette başkaca bir belge ile kanıtlamanız gerekir.Tapu kayıtları ile eşdeğer delil başkaca ne olabilir sizce?

Diyelim ki asıl bedelin daha yüksek olduğunu kanıtladınız. Bu sefer de aradaki farkın ödenmeyen KDV'si (60.000-20.000X%18X50)için vergi dairesi ile başınız derde girecek. Hangisi müvekkilinizin avantajına ise o yola başvurunuz.

Sorunuzu doğru anladı isem cevabı epey karışık ancak elimden geleni açıkmaya çalışacağım.Fakat vergi mevzuaatı konusunda deneyimli meslektaşlarımız var ise kanuni dayanaklarını göstermeleri benimde çok hoşuma giderdi.
Şu an bulunduğum ilçede maliye denetimi var.Denetmenlerden öğrendiğimiz ve incelediğimiz kadarıyla sizin net satış bedelini (ister fatura toplayın ister toplamayın ) tapuda bildirmeniz gerekiyor.Eğer satış bedeli,Belediye elmak değerinden az ise ki şu vakte kadar yaşanılmış bir olay değil o takdirde Belediye emlak değerini göstermeniz yeterli,.
Ancak eğer siz net alış bedelini tapuya beyan etmemiş iseniz ;
*Tapuda gösterilen bedel ile gerçek bedel arasındaki fark;
*Bu farkın üç katı tutarında vergi cezası
*bu farkın satış gününden itibaren faizi 
*Ayrıca tapuya eksik beyanda bulunmanızdan dolayı aradaki harç farkı bu harçcın üç katı tutarında usulsüzlük cezası ve gecikme faizi olmak üzere 
6 adet ceza ile muhatap oluyorsunuz.
Yani aslında yeri size bir daha satın aldıracak kadar ceza ödüyorsunuz.
Tüm bunlar bir yana yaptığınız vergi kaçakçılığı ve bu (tapu harcı açısından genelde usulsüzlük deniyor ancak alım beyanı açısından kaçakçılık sonucunu doğuruyor) kaçakçılık sebebiyle başınız çok çok çok ağrıyor.
Ayrıca kimse tapuda beyanının gerçek olmadığı yanı işlemin muvazaalı olarak yapıldığı yönünde bu muvazaalı işleme katılan sıfatıyla iddiada bulunamıyor.Bu iddiaya muvazaaya taraf olduğunuz için başvuramıyorsunuz.

Tüm bunlar bir yana müteahhitin o kadar fatura bulamayacağı yani en azından sıva-boya-seramik işçilikleri vs gibi işçilik ücretlerini gösteremeyeceğini Maliye de kabul etmiş durumlda .Bu takdirde vergi mükellefinin gerçek maliyetinin ne olduğu konusunda araştırma yapmak ve bu gerçek maliyeti belirlemek zorundalar.Bu takdirde gerçek maliyet ( bu maliyete gerçekten gerçek maliyet demek mümkün ...Gösteremediğiniz yada fatura alamadığınız örn komisyon-sıva -seramik-bahçe tanzimi-havuz-çatı işçiliği dahi giriyor )
ile satış bedeli arasındaki fark sizin gerçek geliriniz demektir.Bu gelir dolayısıyla devletten kaçırdığınız vergi sebebiyle vergi kaçakçılığı iddiasıyla hakkınızda şikayette bulunulması çok mümkündür.

Yine tapu harçları ile ilgili aklınızda yanlış bilgi kaldığını düşünüyorum.Uygulama aynen aktardığım gibidir.Üstelik 10 yığl müddetle bi cezaların ilgililere yöneltilmesi sözkonusudur.

Bu arada bu konuda yanlış bilgi sahibi isem bilmek beni mutlu eder.

Sorunuzun son cevabı ise;Şufa bedeli açısından muvazaanın dinlenemeyeceği eğer böyle bir beyanda bulunur iseniz Mahkemede resmi evrak üzerinde beyanda bulunmuş olacağınızdan banka kayıtları övs bunu tevsik eder ise maliyeye bir şikayet halinde başınız epey derde girer.Bu nedenle ispatlayamayacağnıız ve kanunun isipat vasıtası olarak kabul etmediği hususlarda bu kadar riski göze almamanızı tavsiye ederim.